“Bizi taze ve çevik tutuyor”

Röportaj|

Klasik soundlarını akustik enstrümantasyon ve ileri sentez teknikleri ile iç içe geçirerek ortaya Polymer gibi muazzam bir eser ortaya koyan techno duosu Plaid ile MIX Festival kapsamındaki Zorlu PSM konseri öncesinde konuştuk.

İstanbul’dan selamlar. İstanbul’a tekrar geldiğiniz için kendinizi nasıl hissediyorsunuz?

Merhaba, tekrar İstanbul’da çalacağımız için çok mutluyuz, geçmişte harika zaman geçirmiştik ve yıllar içinde şehrin nasıl değiştiğini görmekte bizim açımızdan oldukça büyüleyici olacak.

Plaid (Ekose) bir grup için oldukça değişik bir isim tercihi. Bu orijinal ismin arkasındaki hikaye nedir ?

Çekici olmayan ancak ilginç olan bir isim vermek istedik. Plaid Galce bir kelime ve aynı zamanda İskoçya’da bir tartan battaniye adı. Aynı zamanda çalma fiilinin geçmiş zaman hali gibi gözükmesini sevdik. (Plaid-Played arasındaki benzerlikten bahsediyor) Ayrıca -aid- yani yardım etme anlamı da kelimenin içerisinde mevcut. Garip ve çok yönlü bir kelime olması çekiciliğini arttırıyor.

Plaid, kariyeri boyunca bir çok müzisyen, yapımcı ve tasarımcı ile çalıştı.Bu birliktelikler Müziğinizi ve verimliliğinizi nasıl etkiledi?

İşbirliğinden zevk alıyoruz, yaratıcı süreci taze ve çevik tutuyor. Müzikal ve sosyal olarak verimli olabilecek diğer halkların toplumsal yönelimlerini öğrenmek ve kendimize uyarlamak zorundayız. Bu durum aynı zamanda kendimizi tekrar etmemizi ve sıkılmamızı da önlüyor.

Son albümünüz Polymer‘in yapım sürecinde kullandığınız yeni ve ilginç üretim teknikleri var mı?          

Oldukça fazla synth sesleri eklemek, Falcon’da lua kodları yazmak ve kendi sıralayıcılarımızı kodlamak gibi kendi adımıza yeni olan şeyler denedik. Böylelikle wavetableda daha derinlere inebilmiş olduk.

Müziğinizin alelade yapılmamış olduğu her halinden belli oluyor. Ortaya çıkan işler çoğunlukla ses tasarımı, yapısal kompozisyon ve saf müzikalitenin harika bir kombinasyonu gibi. Bu armoniyi ve dengeyi bilerek mi yaratıyorsunuz yoksa bu şekilde mi ortaya çıkıyor?

Öncelikle düşünceleriniz için teşekkür ederiz. Bilgisayar destekli bir müzisyen olmak kolay gözükebilir fakat iş bununla bitmiyor.

— — —

“Bununla beraber müzisyenin kendisine ait bir amacı da olmalı. Bilgisayarlarla ilgili en güzel şey, araçlarınızı ve çalışma ortamınızı hayal edebileceğiniz herhangi bir şekilde oluşturabilmeniz ve değiştirebilmeniz.”

— — —

Bu, hayal edebileceğiniz herhangi bir şekilde herhangi bir ses yaratmanıza izin veriyor; böylece sesleri tasarlamak, katman uyumları yapmak ve yeni zamanlamaları kullanmak daha kolay oluyor. Daha basit müzikal fikirleri bu anlatmış olduğum kompleks fikirlerle harmanlıyoruz.

Praze gibi bir güçlü kapanış şarkısını uzun zamandır bir elektronik müzik albümünde görmemiştim. Bu şarkının hikayesi nedir ?

Praze’i Benet Walsh ile beraber yazdık. Aynı zamanda eski İngilizce’de ve çayır anlamına geliyor. Bu yüzden kır çiçekleri ve yönetilmeyen doğa için bir övgü niteliğinde olduğunu söyleyebiliriz.

Elektronik müzik janrasını da takip eden çok sayıda okuyucumuz var. Onlara konserde kullanacağınız ekipmanla ilgili bilgi vermek ister misiniz ?

Konser setupımız oldukça basit, Ableton’u çeşitli kontrol cihazlarıyla kullanıyoruz. Bu kontrol cihazlarının arasında da iki adet de lazer projektör var.

İstanbul’da ki konserinize gelecek olan dinleyicilerinize söylemek istediğiniz bir şey var mı ?

Müziğimizi dinledikleri için onlara teşekkür ediyoruz.

Comments are closed.