Darkside’ın sessizliğini günün birinde sonlandıracağı belliydi. Spiral ile geldi o ses. Uzun zamandır bekleniyordu bu. Evet, uzun zamandır beklenen albümlerin üzerine baskı yapışır kalır. İşte bu baskıyı yere serecek kadar güçlü bir albüm Spiral.
“Daha önce çalışmadığımız yöntemlerle bu albümü ortaya çıkardık. İnsan her zaman gelişime dair oluyor. Biz hem tamirci hem de yapımcıyız ve elektronik seslerle yaptığımız şey için bu çok önemli” diyorlar yakın tarihteki röportajlarında. Darkside köklü bir ekip. Geride sadece tek uzunçaları olan ve üç yıl faal kaldıktan sonra dağılan bir grup için fazla mı iddialı konuşuyorum? Yanıt için bekleyin. Evet, onlar Spiral’a kadar sadece bir albüme sahipler ancak burada Psychic’den söz ediyoruz. Bu ilk albümün gücü öyle üst seviyelere ulaştı ki henüz yirmili yaşlarının başında olan Nicolás Jaar and Dave Harrington ikilisini bir 
anda New York elektronik sahnesinin ön cephesine yerleştirdi. Darkside, Psychic ile yeteneğini, tavrını ve daha fazlasını var edebileceğini kanıtlamıştı. Daft Punk başyapıtı Random Access Memories’ı remiksleyerek tarih yazan da yine onlar değil miydi? Jaar ve Harrington 2014 sonrası bireysel olarak ilerlediler, Darkside’da kepenkler kapalıydı. Spiral’ın temelleri ise 2018 yılında atıldı. Şarkıların son hallerini alması, stüdyo çalışmalarının başlayıp tamamlanması ve tüm düzenlemelerin başlaması ise bir buçuk yıl boyunca devam etti. Harrington geri dönüşleri hakkında şöyle diyor: “Zamanın geldiğini hissettim. Bu grupta kendi başımıza asla yapmayacağımız şeyleri yapıyoruz.” Jaar ise ekip arkadaşını destekliyor: “Tekrar bir araya gelmek için sabırsızlanıyorduk.” Benim Spiral’de dikkatimi çeken ve çok hoşuma giden en büyük resim şudur: Hiçbir parça salt hit olmak peşinde koşmuyor. Yaratılan atmosfer “İşte burası Darkside dünyası” demenize yol açıyor. Arkada Pink Floydvari çanlar çalıyor, daha açılış sekansında Led Zeppelin tarafından gitarlar duyuluyor. Sonrasında başlayan elektronik kanallar ise her şarkıyı tek tek anlamlandırıyor.
Darkside’ın Spiral adını taşıyan yeni uzunçaları 23 Temmuz ’21 tarihinde Matador Records aracılığıyla yayımlandı.
Bilerek hasara uğratılan vokaller, final anlarında eskitilen sesler ve olmazsa olmaz ritim döngüleri. Örneğin sekiz numaradaki Inside Is Out There. Neredeyse on dakikalık bir şarkıda en ufak boşluk olmaz mı? Olmuyor. Kendi halinde ama aynı zamanda sıra dışı bir Guy Ritchie filminin müziği gibi. Liberty Bell, Lawmaker, The Limit, I’m the Echo… Spiral devam ederken duyduğunuz her şarkı olabildiğince yaşıyor, nefes alıyor ve sarsılmaz bir şekilde size tutunuyor. Darkside yine bir konsept albümle karşımızda. Spiral kendi döneminin çok ötesine ulaşabilecek, yıllar sonra da kapağı açılacak bir başyapıt.
