Yerli rock sahnesinin tartışmasız en sağlam ekiplerinden Mor ve Ötesi’nin on yıl aradan sonra yayımladığı yeni albümü Sirenler ocak ayında çıkmış ve çıktığı anda da albümün kendisi kadar sosyal medyadaki ilginç kampanyası ve Çiçek Pasajı’ndaki lansmanıyla çok konuşulmuştu.
Aradan geçen bu süre zarfında Sirenler’e karşı şimdi ne hissediyoruz? Bu albümün kan kaybeden Türkçe rock dünyasına bir heyecan getirdiği kesin. Peki Sirenler grubun kilometre taşı albümü Dünya Yalan Söylüyor’un üstüne çıkabilir mi? Şarkı sözleri malum, pek çoğumuzun haykırarak söylemek istediği, iniş çıkışlı duygularımıza tercüman olmuş. Hele ki pandemi dönemiyle birlikte iyiden iyiye kıymetini anladığımız izole dünyamızda bizi birbirimize ait kılan belki de son şeye tutunmamızı salık vermiş. Bir dönemin yaygın jargonlarından Adamın Dibi’yle de, zincire vurulmuş kürek mahkumları anlamında kullanılan Forsa’da da görülüyor bu. Açık bir mektup gibi. Hedef belli. Düşünceler belli. Belki 2010 yılında Kurban’ın kariyerindeki son 
albümü Sahip’teki kadar sert değil ama yine de sesi soluğu kesilmiş, kurumuş kalmış bir rock dünyası için önemli bir adım. Peki müzikal olarak aynı şeyi söyleyebilir miyiz? Dinleyici olarak Mor ve Ötesi’nin Canlı Senfonik konser performanslarından çok daha fazla keyif aldığımı söylemeliyim. Forsa, Adamın Dibi ve Dünyaya Bedel’deki altyapılar çok etkileyici olsa da albümün tamamı için aynı şeyi söyleyemem. Yine şarkı sözlerine geleyim. İstiklal bize özlediğimiz İstiklal’i hatırlatıyor, evet o “Park”ta çok güzel şeyler yaşadık ve evet “Biz bir kabusu yendik.” Bu sözlerden, geçmişteki hissiyatımızdan etkilenmemek mümkün değil. Ama bu şarkılar Mor ve Ötesi külliyatını düşündüğümüzde ne kadar kalacak hafızamızda? Belki Dünyaya Bedel. Başka? Her şarkıda bir mesaj kaygısı olması biraz yorucu. Haberleri kapatıp olan biteni bir süre düşünmemek için Sirenler’i açıp dinlemeyeceğimiz kesin. Sirenler’in yalnız Mor ve Ötesi diskografisini değil, Türkçe rock tarihini kökünden değiştiren, 2000’lerin ikinci yarısındaki hemen her rock albümüne ilham verdiğini söylemekte beis görmediğimiz Dünya Yalan Söylüyor’un zirvedeki yerine aday olduğunu düşünmüyorum. Ama böyle bir iddiası olmasına da gerek yok. O zamandan bu zamana çok şey değişti.
Mor ve Ötesi’nin Sirenler adını taşıyan yeni stüdyo uzunçaları 21 Ocak ’22 tarihinde Rakun Müzik aracılığıyla yayımlandı.
Yeni bir akım yaratacak bir albüm olmaktan ziyade, ortak bir duyguda bizi toplamaya çalışıyor Sirenler. Gerçekçi bir bakış açısıyla umutlarımızı yitirmememizi hiçbir şey için geç olmadığını söylemek istiyor. Yeniden kalabalığa karışmayı, ayağa kalkmayı öğütlüyor. Bu, kendi kalemizden çıkmak, sokağa yeniden adım atmak, mücadeleye devam etmek için bir fırsat. Hepimizin korku ve endişeyle soluklanmaya çalıştığı bir coğrafyada yaşarken sadece böyle bir duyguyu yeniden hissetmek bile, hele ki uzun zamandır hissiz ve ümitsiz kalmışsanız, “İyi bir şey olmuş” demek için yeterli bir sebep.
