Paul McCartney – Egypt Station

Albüm Kritik|

The Beatles’ın dağılmasının üstünden geçen kırk sekiz yıl ve on yedi solo albümden sonra bu ay yeni uzunçaları Egypt Station’ı yayımladı Paul McCartney.

Üstelik bunu çılgın bir pazarlama kampanyasıyla yaptı: Albümü duyurmadan önce Instagram hesabındaki bütün fotoğrafları sildi ve sonradan kendi tasarladığı neşeli ve egzotik albüm kapağının parçaları olduğunu öğrendiğimiz semboller paylaşmaya başladı. Albümden Come On To Me ve I Don’t Know parçalarını yayımlayarak bizi iyice heyecanlandırdı. Ardından İngiliz komedyen ve sunucu James Corden’ın efsane programı Carpool Karaoke’nin belki de en özel bölümüne katılarak Liverpool’da dolaşıp seyircileri kariyerinde duygusal bir zaman yolculuğuna çıkardı. Son olarak da New York Central Station’da The Beatles klasiklerinden Lady Madonna’dan yeni albümünün ismindeki kelime oyunuyla dikkat çeken Fuh You’suna uzanan geniş bir yelpazede şarkıya yer verdiği sürpriz bir konser vererek albümünü görücüye çıkardı. Evet, sesi tabii ki eskisi kadar güçlü değil. Ama bahsettiğimiz kişi son elli yıldır etkilemediği müzisyen kalmamış Paul McCartney. Hâlâ formunda ve bizimle paylaşacakları var. I Don’t Know kendisinin bir melodi ustası olduğunun kim bilir kaçıncı kanıtı. Yesterday ve Fixing A Hole gibi şarkılarını duyduğumuz zamandan beri onun sıkıntılarını ve şüphelerini dinlemeye bayılıyoruz. “Dertler paylaştıkça azalır” deyişini doğrular nitelikte, dinledikten sonra insana yalnız olmadığını hissettiren şarkılarından biri I Don’t Know. Come On To Me ise en tatlı flört şarkılarını yine kendisinin yazdığını hatırlatan neşeli bir McCartney şarkısı. Albümün gömülü hazinelerinden Dominoes, tersten gitar solosuyla deneysel tarafını ortaya çıkarırken Back In Brazil Latin ezgileriyle dans etmeye çağırıyor. Fakat albümün esas yıldızları, kendi içlerinde birkaç şarkıdan oluşan Despite Repeated Warnings ve Hunt You Down/Naked/C-Link olabilir. Band on the Run veya A Day In The Life tarzı akıcı ve heyecanlı geçişlere sahip bu iki şarkıyı “tam Paul McCartney tarzında” olarak nitelendirebilmemize rağmen kulağa çok taze ve güncel geldiğini itiraf etmek gerekiyor. Kendine özgü tavrını on yıllar önce yaratmış olduğu hâlde tekrara düşmeyen az sanatçı vardır. Paul McCartney’i The Beatles kariyerinin ötesine geçiren ve onu gerçekten efsane yapan özelliklerinin başında da bu geliyor. Egypt Station bunun canlı kanıtı. Umarım önümüzdeki istasyonlardan birinde albümü yaratanın kendisiyle kanlı canlı buluşma fırsatı buluruz.

Comments are closed.