Biri altmış beş, diğeri altmış yaşında iki üyeli bir grup kırk yıllık kariyerin sonrasında bile üretebiliyor. Şimdi onların yeni bir albümle bir kez daha ses veriyor olmaları bana kalırsa üretim süreçlerinin bitmez tükenmez devamlılığı açısından çok değerli.
Pet Shop Boys yeni yılı yeni bir albümle taçlandırıyor. Elektronik müziğin erken dönemlerinde kariyerine başlayan köklü ekip 24 Ocak günü yayımladığı Hotspot ile hem hayranlarını selamladı, hem de hala ayakta olduğunu kanıtladı. Dile kolay tam kırk yıldır ayakta Pet Shop Boys. Lokal bir elektronik müzik mağazasında tanışan Chris Lowe ve Neil Tennant ikilisi ’80’lerden bu yana kendi şarkılarını ve kendi dünyalarını var ediyorlar. İşte Hotspot bunun en yeni sembolüdür. Açılış şarkısı Will o the Wisp’i duyduğumda o büyük enerjiyi hissedebiliyorum. Elektronik müzik spesifik bir enstrümana sırtını dayamak zorunda değildir. Hatta tek bir vokal bile gerekmeyebilir. Zihninizde yaratacağınız ritimler ve dönem teknolojisi sizin için yeterlidir. İster yeni bir şarkı var edin, ister meşhur bir şarkıyı tekrar yorumlayın yapmanız gereken şey kendi dünyanızı ve bakış açınızı doğru bir şekilde yansıtmayı bilmenizdir. Pet Shop Boys bunu başardı. Kendi bakış açısını ve dünyasını ritimlere doğru bir şekilde yansıttı. Söz konusu doğrunun ne olduğunu da, doğrunun sınırlarını da kendisi belirledi. Tam da bu nedenle onların hikayesi 2020 yılına kadar ulaştı. Hotspot LP Berlin ve Londra’da kaydedildi ve albümün prodüktörlüğünü üç kez Grammy kazanan Stuart Price üstlendi. Burada toplam on şarkı yer alıyor. İçerikte bulunan şarkılardan biri olan Dreamland’de modern elektronik pop ekibi Years & Years ile birlikte stüdyoya girdi Pet Shop Boys. Bu birlikteliği ben onların bu jenerasyona yakın oldukları mesajı olarak değerlendiriyorum. 1980’lerde müziğe başladılar ama 2020’lerde de, 2020’lerin müziğiyle ve ekipleriyle birlikte aynı hissi bulabiliyorlar. Happy People ise içeriğin zirve noktalarından biri. Hoping for a Miracle, I Don’t Wanna ve Monkey Business listedeki klas şarkılar. Hotspot başyapıt değil, böyle bir zorunluluğu olduğunu da sanmıyorum. Detaylarda ve şarkı ilerleyişinde nasıl bir albüm olmasından çok köklü bir grubun devam edişini simgelemesi açısından önemli bir kayıt bu.