Pixies – Beneath the Eyrie

Albüm Kritik|

Boston çıkışlı alternatif / indie rock grubu Pixies’in yedinci uzunçaları Beneath the Eyrie, adını grubun kayıt yaparken bahçede keşfettiği bir kartal yuvasından alıyor.

Kayıt yaptıkları yer ise New York’ta Nick Cave and the Bad Seeds, The National ve Kurt Vile gibi isimlerin de şarkılarını kaydettiği eski bir kiliseden kayıt stüdyosuna dönüştürülmüş olan Dreamland Recording Studios. Buranın atmosferinin Pixies’in alışılagelmiş karanlık sounduna daha da teatral ve gotik bir hava kattığı şüphesiz. Albümü grubun frontmani Black Francis şöyle tanımlıyor: “Ruh dünyasına, yaşam ve ölüme, mistik ve daha gerçeküstü bir manzaraya karışmak istedim.” Albümün oynat tuşuna bastığımızda In the Arms of Mrs. Mark of Cain karanlık ve hareketli riffleri ve ritimleriyle güçlü bir açılış yapıyor. Onu takiben gelen ve Beneath the Eyrie’nin en güçlü ve akılda kalıcı şarkıları olan On Graveyard Hill ve Catfish Kate ikilisi de albüm çıkışından önce tekli olarak piyasaya sürülmelerinin doğru bir tercih olduğunu kanıtlıyor. Yüksek tempolu, cadılardan ve kediye dönüşen kadınlardan bahseden fantastik sözlere sahip ve gitar ön plânda; hem de dans ettiriyor. Albümü kapatan Death Horizon ise kendinizi bir indie filminin başkarakteri gibi hissetmenize neden olabilecek potansiyelde. Bana göre albümün gizli kahramanı ise 2014’te gruptan ayrılan Kim Deal’in yerini alan Paz Lenchantin’in güçlü bas tınılarının eşlik ettiği ölümcül bir düelloyu anlatan Silver Bullet. Beneath the Eyrie grubun Doolittle ve Bossanova gibi klasik albümleriyle aynı kategoride olmasa da Pixies’i Pixies yapan o orijinal soundu gururla taşıdığı için onlara çok yakın bir yerde duruyor. Uzun süredir sektörde olan ve biraz da efsaneleşmiş grupların ayakta kalmak için soundlarını radikal bir şekilde değiştirmeye gerek olmadığının kanıtı gibi biraz da. Grubun 1993’teki dağılışından ve 2004’te tekrar bir araya gelişinin ardından ürettikleri arasında en heyecan verici şarkıların toplandığı bir albüm diyebiliriz buna. Tam da bugünlerdeki gibi bulutlu, soğuk ve karanlık günlerde dinleyecek bir albüm arıyorsanız Beneath the Eyrie doğru adres.

Comments are closed.