Günlerinin çoğunu California’daki sahillerde “hiçbir şey” yapmayarak geçiren, akşamları havuz kenarında parti yapan, güneş ve okyanus aşığı gençlerin müziği 2010 yılında bir anda popülerlik kazandı.
Wavves’in öncülük ettiği bu ekolde Best Coast ve Bleached gibi surf-rock’a selam çakan ancak yine de sert elektrik gitar tınılardan vazgeçmeyen gruplar ile karşılaştık. O zaman yirmili yaşlarının başında olan gençler ise artık büyüdü ve Wavves’in yeni albümü bu akımın uğradığı değişimi gözler önüne seren en önemli albüm. Altıncı uzunçalar You’re Welcome grubun plak şirketleri Warner Bros’dan ayrılarak ortaya koydukları ilk çalışma. Grubun vokalisti Nathan Williams’a göre şu ana kadarki en büyük girişimcilik deneyimleri bu. Albümün genelindeki olgunlukla beraber gelen değişim ve bu girişimcilik ruhu ise grubun yaratıcılığına iyi geliyor. You’re Welcome tamamen eski Wavves tınılarını korurken albümün diğer yarısında grubun farklı tınılar deneyimlemesi üzerine kurulu. Çeşitlilik ve yenilik ile birlikte önceki albümler V ve Afraid of Heights‘ın devamlılığı sağlanıyor. Albümle aynı adı taşıyan You’re Welcome insanı hemen yakalayan bir pop şarkısı gibi. Ancak şarkının sonundaki kesiklik teknik bir hata varmış hissi yaratarak dinleyiciyi hayal kırıklığına uğratıyor. Single Million Enemies grubun olgunlaşarak pop seslerine kayan melodilerine devamlılık sağlıyor. Dinleyiciyi yakalaması, melodisi ve prodüksiyonu ile hemen dikkat çekiyor. Come to the Valley grubun I Love You ile birlikte şu ana kadar yaptığı en değişik kayıt. Grubun yaptığı müzik tarzından apayrı bir noktada. Şaşırtıcı olan nokta ise bu kayıtların Wavves’in klasik punk tınılarına kıyasla daha başarılı işler olması. Stupid in Love, Best Coast’ a selam çakarken Under electronic esintileri ile bir diğer dönüm noktası oluyor. Albümün ikinci yarısındaki eskiyi devam ettiren punk tınılı şarkılar ise şaşırtıcı derecede o şarkıları daha önce dinlemişsiniz hissi yaratıyor. You’re Welcome grubun kariyerindeki bir köprü niteliğinde. Artık yaşlandığı için geleceğini daha yakından gören birinin içindeki çocuğu ayakta tutmasını dinliyoruz. Yine de aynı kişi büyümeyi bir türlü durduramıyor.